Tweet |
Barzani'den sonra Irak Kürdistanı'nı ne bekliyor?
Bağımsızlık referandumunun bedelini ağır ödeyen Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) iç siyasette de kritik bir süreçten geçiyor. Kürtlerin ABD ve İran'ın desteği kesmesiyle hezimet yaşadığı 1975'teki kırılmadan daha sarsıcı sonuçlar doğurabilecek bir kriz dallanıp budaklanıyor.
Irak Kürdistanı üzerinde siyasi, ekonomik ve askeri baskıyı sürdüren aktörler, tartışmalı bölgelerin Bağdat'ın kontrolüne geçmesiyle yetinmeyip IKBY Başkanı Kürdistan'nı 25 Eylül referandumuna götürürken Kasım'da seçimlerin düzenleneceğini ve Barzani ailesinden kimsenin aday olmayacağını vaat etmişti.
Ancak seçimler Bağdat'ın bölgeye müdahalesi üzerine 8 aylığına ertelendi. Barzani çekilirken yetkilerinin hükümet, parlamento ve yüksek yargı arasında paylaştırılması kararlaştırıldı. Yani başkanlık makamı fiilen donduruldu.
Barzani'nin çekilme manevrası hem KDP içindeki güç mücadelesini hem de diğer partilerle paylaşım kavgasını tetikleyecektir. peşmergeliğe simgesel bir vurgu olduğu kadar mücadeleye devam edeceği anlamına geliyor.
Son süreçte yıpranmış olsa da Barzani, babası Mele Mustafa Barzani'nin siyasal mücadelesinin mirasçısı, Irak Neçirvan Barzani.
Babası İdris Barzani gibi mücadelesini siyasi ve diplomasi kanalları üzerinden yürüten peşmergeye öncülük eden kardeşi Neçirvan babasının hakkını almakta kararlı.
AKP ile özel ilişki
Neçirvan sahibi olduğu Rudaw TV ile kendi geleceğini tahkim ederken Mesrur K24 kanalıyla bunu dengelemeye çalışıyor. Ailedeki güç mücadelesi iki kanalın yayınlarına yansıyor.
kisinin de önünde avantajlar ve dezavantajlar var.
Tabii aile ve parti içindeki dengeler önemli.
Silahlı güçler üzerindeki etkisi dikkate alındığında Mesrur, dış bağlantılar dikkate alındığında Neçirvan öne çıkıyor.
Neçirvan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) yönetimiyle özel bir ilişkiye sahipti. KDP cenahından Tahran'la iyi ilişkilere sahip olan da Neçirvan'dı.
Neçirvan sonunda kerhen destek verse de referandumu riskli bulan yaklaşımıyla Ankara, Bağdat ve Washington nezdindeki yerini korudu.
Mesrur ise referandum kararının arkasındaydı. Haliyle bu cepheler için istenmeyen bir figür.
Neçirvan, KDP ile KYB arasındaki gerilimli süreçlerde Celal Talabani ile iyi ilişkileri koruyabilmişti.
Talabani'nin küçük oğlu Kubat başbakan yardımcısı olarak bu süreçte KDP ile daha içli dışlıyken Pavel babasının yerini doldurmaya çalıştı.
Ailede perde arkası aktörleri olarak Talabani'nin yeğenleri KYB Terörle Mücadele Gücü Başkanı Lahur Cengi ve Peşmerge Komutan Araz Şeyh Cengi de öne çıkıyor.
Kerkük'le ilgili Bağdat'la anlaştığı suçlamasıyla hedefte olan Pavel son süreçte kuzenleriyle geliştirdiği güç birliğiyle ailenin KYB içindeki konumunu koruyabileceğini gösterdi.
Tabii sağlık sorunlarına rağmen sahne gerisinden durumu idare eden Talabani'nin eşi Hero İbrahim Ahmed de hala en önemli faktör.
Goran'ın yeni bir çıkışa ihtiyacı var
Goran Hareketi ise karizmatik liderleri Noşirvan Mustafa'nın Mayıs'ta ölmesinin ardından dümene geçen Ömer Seyit Ali ile yolculuğunu test ediyor.
Süleymaniyelilerin arkasından "Babamızı kaybettik" diye gözyaşı döktüğü Noşirvan Mustafa'nın boşluğunun doldurulması kolay değil.
Noşirvan Mustafa 1974 isyanının yenilgiyle sonuçlanmasından ardından 1976'da Talabani ile birlikte KYB'yi kuran lider kadrosunda yer almıştı. Sol kanadı temsil ediyordu. Yolsuzluktan ve şatafattan uzak hayatıyla saygınlığını korumuştu.