İnsanlığın Umudu, Onun Mutlu Geleceği Sosyalizm’dir

Arama

Yapay zekânın görünmeyen devrimi

1937’de iktisatçı Ronald Coase bir soru sormuştu: “Firmalar neden var?”

20/11/2025 17:21 | Son Güncelleme : 04/12/2025 17:14 | Okunma Sayısı : 65 | Super Admin


Yapay zekânın görünmeyen devrimi
“Kurtuluş yok, tek başına ya hep beraber ya da hiçbirimiz” ad image

Yapay zekânın görünmeyen devrimi:

Şirketlerin sessiz çözülüşü ve aracısız ekonomi çağı

Osman Akın-i691f2421a5fae.png

1937’de iktisatçı Ronald Coase bir soru sormuştu: “Firmalar neden var?”

Yanıtı basitti ama çarpıcıydı: işlem maliyetleri.

Satıcı bulmak, fiyat pazarlığı yapmak, sözleşme hazırlamak ve tüm bunları piyasada yönetmek hem zor hem pahalıydı. Bu yüzden şirketler doğdu — piyasadaki sürtünmeyi azaltmak için.

Bugünse, neredeyse bir yüzyıl sonra, aynı soruya yeniden dönüyoruz.

Ama bu kez cevabı insan değil, yapay zekâ veriyor.

Aracıların Sonu: AI Ajan Ekonomisi

 

Reklamlardan, markalardan, algoritmik önyargılardan etkilenmeden sizin çıkarınıza kararlar alabilen bir sistem.

Bu ajan, Amazon’u atlayarak doğrudan üreticiye ulaşıyor.

Aynı ürünü isteyen yüzlerce kullanıcıyı buluyor, toplu alım pazarlığı yapıyor, kargo düzenliyor — hepsi milisaniyeler içinde.

Böyle bir dünyada “mağaza” kavramının bir anlamı kalıyor mu?

Muhtemelen hayır.

Çünkü dijital aracı ortadan kalktığında, fiziksel vitrin de artık gereksiz hale geliyor.

Yeni savaş: Kimin için çalışıyor bu ajan?

Ancak bu yeni düzende bir savaş kapıda.

İki tür ajan ortaya çıkacak:

BYO (Bring Your Own) Agent: Yalnızca sizin çıkarınıza çalışan, tüm platformlarda sizin adınıza hareket eden bağımsız ajanlar.

Bowling-Shoe Agent: Platformların sağladığı, ama asıl olarak o platformun çıkarlarını koruyan ajanlar.

Bu, kullanıcı sadakatiyle kurumsal kâr arasındaki yeni cephe.

Kısacası: Kimin tarafındasın?

Kullanıcı özerkliği mi, platform kontrolü mü?

Yeni internet soğuk savaşı tam da burada başlayacak.

İş dünyası yeniden yazılıyor

İş bulmak bile artık farklı bir forma bürünüyor.

Bir ajan, milyonlarca ilanı tarayıp ücret pazarlığını sizin yerinize yapıyor, kültürel uyumu değerlendiriyor.

Siz yalnızca son aşamada, insanî bir görüşme için devreye giriyorsunuz.

Ne özgeçmiş var, ne ön yazı, ne de “görüşmeden sonra sessizlik”.

Ama bu noktada yeni bir sorun doğuyor: Ajan tıkanıklığı.

Milyonlarca yapay zekâ aynı işe milisaniyeler içinde başvurduğunda sistem boğuluyor.

Platformlar, sistemi dengelemek için “friksiyon”u —küçük ücretler ya da çaba kanıtı gereklilikleri gibi— yeniden devreye sokmak zorunda kalacak.

İnsan mı, Ajan mı?

Bir diğer kriz ise kimlik.

Bin AI ajanın aynı kişi adına hareket ettiği bir dünyada, “Gerçekten insan mısın?” sorusu yeniden anlam kazanacak.

Bu, “Sybil saldırısı” olarak bilinen fenomeni doğuracak: sahte çokluklar, çoğaltılmış kimlikler.

Sonuçta yepyeni bir sektör doğacak: Proof-of-Personhood — kimliğinizi gizliliği bozmadan, kriptografik olarak doğrulayan sistemler.

Şirketlerin sessiz çözülüşü

20. yüzyıl, devasa şirketlerin çağıydı.

21. yüzyıl ise onların sessiz çözülüşünü görecek.

Çünkü işlem maliyetleri sıfıra düştüğünde, şirketlerin varlık nedeni de ortadan kalkacak.

Uber, Zillow, Upwork…

Bunlar yalnızca bu yeni çağın ham prototipleriydi.

Yapay zekâ ajanları piyasayı daha verimli hale getirmekle kalmayacak, firmalar ile tüketiciler arasındaki sınırları da eritecek.

Piyasa sıvılaşacak.

Şirket duvarları çözülüp gidecek.

Üreticiyle tüketici, aynı ağda, aynı hızda buluşacak.

Yeni dönem: Friksiyonsuz dünya

Coase’un “sürtünme” dediği şey ortadan kalktığında, şirketler de anlamını yitirir.

Çünkü bir şeyin varlık nedeni yok olduğunda, kendisi de yok olur.

Yapay zekâ, iş yapma biçimlerimizi değiştirmekten fazlasını yapacak:

Neden çalıştığımızı, kimin için çalıştığımızı ve birlikte üretmenin anlamını da yeniden tanımlayacak.

21. yüzyılın gerçek devrimi, makinelerin insanları değiştirmesi değil, insanların aracıları terk etmesidir.

Sonuç…

Yapay zekâ çağında, piyasa bir organizma gibi davranacak — akışkan, kendini optimize eden, merkezi olmayan bir yapı.

Ve belki de Coase’un 1937’de sorduğu o soru yeniden yankılanacak, ama bu kez başka bir tınıyla:

“Firmalar neden var?”

Belki de artık yoklar

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

“Kurtuluş yok, tek başına ya hep beraber ya da hiçbirimiz”

Bunlar da ilginizi çekebilir

Güncel Olanı Görmek

Güncel Olanı Görmek

Bugün ülkenin gündemi günceli; tek adam (Saray) rejiminin ekonomik, siyasal ve sosyal çürümüş ve kokmaya başlamış uygulamalarına son vermek, bu rejimin tarihin çöplüğüne göndermekten geçiyor.

1 yıl önce
“Hukuk Devleti” “Mafya Devleti”ne Dönüşürken

“Hukuk Devleti” “Mafya Devleti”ne Dönüşürken

“Mafya, bizdeki kapitalizmin en iyi örneğidir.” [2] Afallatıcı bir ülke burası… İnsan her “Yok, bundan sonra hiçbir şey beni şaşırtmaz,” dediği anda ortaya çıkan bir olayla yeni bir şaşkınlık deryasına gark oluyor. Bu kez ne mi oldu? Haber gözünüzden kaçmış olabilir. Şöyle diyor: “Kamuoyunda Fergio House oluşumunun kurucusu olarak bilinen Ferhat Günay, Daltonlar çetesi tarafından tehdit edildi.

1 yıl önce
Bir “han-ı Yağma” Pratiği Olarak İsraf ve Umut

Bir “han-ı Yağma” Pratiği Olarak İsraf ve Umut

Bir “han-ı Yağma” Pratiği Olarak İsraf ve Umut “yolunarak çiçek büyütülür mü ölüm ile hayat avutulur mu ısınmadan demir çelik olmazsa halkı katledenler unutulur mu?” [1]

1 yıl önce
Yorumlar

İnsanlığın Umudu, Onun Mutlu Geleceği Sosyalizm’dir