KESK' ten Ege'de genel grev çağrısı
Ekonomik kriz ve Meclis’te görüşülmekte olan bütçeye karşı bölgesel miting yapan KESK İzmir Şubeler Platformu, bütçenin yoksulluğu arttıracağını vurgulayarak, genel grev, genel direniş çağrısı yaptı.
29/11/2025 16:02 | Son Güncelleme : 04/12/2025 17:17 | Okunma Sayısı : 30 | Super Admin
KESK' ten Ege'de genel grev çağrısı
|
|
Ekonomik kriz ve Meclis’te görüşülmekte olan bütçeye karşı bölgesel miting yapan KESK İzmir Şubeler Platformu, bütçenin yoksulluğu arttıracağını vurgulayarak, genel grev, genel direniş çağrısı yaptı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu, ekonomik kriz ve mecliste görüşülen merkezi bütçeye karşı "Geçinemiyoruz" şiarıyla bölgesel miting düzenledi. Miting için Konak Eski Sümerbank önünde toplanan kitle mitingin yapılacağı Cumhuriyet Meydanına kadar yürüdü. "Geçinemiyoruz. Halk için bütçe, demokratik Türkiye", Savaşa, talana yoksulluğa karşı halk için bütçe", "Sermayeye değil emekçiye bütçe" pankartları açılan yürüyüşte "AKP mezara halk iktidara", "Sefalete teslim olmayacağız", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Yaşasın sınıf dayanışması", "AKP'ye kul sermayeye köle olmayacağız" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı. Mitinge KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, Muğla, Aydın, Balıkesir, Denizli, Manisa, Kütahya ve Uşak'tan kamu emekçilerinin yanı sıra kentte bulunan çok sayıda siyasi parti ve kurum da katıldı.
Mücadele Çağrısı
Platform adına konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Başak Edge, zengin bir azınlığın servetine servet katarken yoksul çoğunluğun sefalet, geleceksizlik, umutsuzluk, güvencesiz bir yaşama mahkûm edildiğini söyledi. Bütçenin zenginler, savaş taraftarları, silah, doğal kaynakların peşkeş çekilmesi için hazırlandığını belirten Başak Edge, "Bir ülkede kiralar artık bir asgari ücretten fazlaysa, maaşlar en sağlıksız şekilde beslenebilmek için dahi yetmez durumdaysa, tencereler kaynamıyor, temel insani ihtiyaçlar dahi karşılanamıyorsa tepkimizi göstermek için daha neyi bekliyoruz? Bu ilkel ve vahşi şartlar altında yaşamak bizlere reva mıdır? Açlık-tokluk savaşı vermenin insanlıkla, medeniyetle, çağdaşlıkla, uygarlıkla ne ilgisi vardır? Yüksek enflasyon altında ezilen, işsizlikte, yüksek faizde dünya rekorları kıran bir ülkede yaşam mücadelesi vermenin ne demek olduğunu patronlar bilemez. Bu düzen onların kârlarına kar katmakta olduğundan bilseler de buna ses etmezler. Bu yüzden emekçilerin yegâne yolu kendi sınıf kardeşleri ile birlikte mücadele ederek haklarını almaktır" dedi.
'Genel Grev, Genel Direniş'
Bu şartlar altında hiçbir kuruma, kişiye, sınıfa yalvarmayacaklarını vurgulayan Başak Edge, "Kapitalizm doğası gereği ekonomik buhranlarla sarsılmaya mahkumdur. İşte tam da bu emek ve halk düşmanı bütçe nedeniyle sesimizi yükseltmek, duyulmasını sağlamak, emekten, yoksullardan yana bir devlet bütçesinin hazırlanması için haykırmak için bir araya geldik. Asgari ücretin ülkenin temel ücretlendirme modeli olmaktan çıkartılmasını istiyoruz. Asgari ücretin insanca yaşamayı elverir seviyeye yükseltilmesini talep ediyoruz. İşsizliğin ortadan kaldırılmasını, enflasyonun düşürülmesini, ekonomik refahın sağlanmasını, gelir dağılımında adaleti, vergi yükünün çok kazanandan çok az kazanandan az olacak şekilde eşit ve adil şekilde düzenlenmesini istiyoruz. Milyonlarca insan sefalet şartlarında yaşam mücadelesi verirken zengin bir azınlığın daha da zenginleşmesi adına bir bütçeyi kabul etmiyoruz. Bütçe hakkımız için tüm işçi ve emekçileri, ezilenleri ortak mücadeleye genel grev genel direnişe çağırıyoruz" diye konuştu.
Koçak: Ege’nin Değil Sermayenin Bütçe
Ardından konuşan KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ise şunları söyledi: "Buradan yükselen ses sadece bir itiraz değil isyanın, kararlılığın, umudun sesidir. Gelir ve gider kalemleri sınıfsal tercihlerle oluşturulur. İktidarın oluşturduğu bütçe sınıfsal tecihleriyle oluşuyor. Geliri işçilerden aldığı vergilerle oluşturuyor. Pay edilirken ise çok açık olarak yandaş holdinglere, faizlere gidiyor. Faiz giderlerinde dünya birincisi olmuş durumdayız. Kaynak var ama kaynağı kime verdikleri meselesi sorun. Bütçeden sağlık ve eğitime, kamu yatırımlarına pay yok. Bu olmayınca karşımıza hastanelerde randevu bulamamak, çocuğumuzu gönderecek okul bulamamak, eğitimin niteliğinin düşmesi çıkıyor. Yani bütün sorumluluk yoksullara bırakılıyor. Öte yandan orman yangınları, depremler Ege bölgesinin en büyük sorunları. Ülkenmizde yangın söndürme uçakları yok. Kamu yatırımları olmadığı sürece de olmayacak. Yaz geldiginde yine ormanlar yanacak. Bize bu çaresizliği reva görenler belli. Bu bütçe Ege'nin değil sermayenin bütçesidir."
Mitingde ayrıca aylardır sendikal hakları için eylemde olan Temel Conta ve Digel Tekstil işçileri de söz aldı. Miting Geniş Merdiven grubunun konseri ile sona erdi
Bunlar da ilginizi çekebilir
KESK Kadın Meclisi, 25 Kasım programını açıkladı
Türkiye’de sadece 2024 Ocak ayından bu yana erkekler, 327 kadını öldürdü, 100 kadını taciz etti, en az 39 çocuğu öldürdü, 175 çocuğu istismar etti, 521 kadına şiddet uyguladı, 13 kadına tecavüz etti, 240 kadının ölümüyse “şüpheli” olarak kaydedildi. 2023’ün ilk on ayıyla kıyaslandığında 2024’te kadın ve çocuk cinayetleri, çocuk istismarı arttı ve daha çok kadın erkek şiddetine maruz kaldı. Böyle bir süreçte 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü’ne gidildiğini belirten KESK Kadın Meclisi, eylem ve etkinlik takvimini Merkez Yürütme Kurulları’nın kadın üyelerinin katılımıyla kamuoyu ile paylaştı. “Haklarımız ve hayatlarımız için mücadelede birleşiyoruz!” sloganıyla programını açıklayan KESK Kadın Meclisi adına açıklamayı Kadın Sekreteri Döne Gevher okudu.
1 yıl önceSermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım!
2018’den bu yana uçurumdan aşağı yuvarlanan Türkiye ekonomisi adeta üstümüze çöktü. Hepimiz biliyoruz ki bizi daha da zorlu zamanlar bekliyor. Çünkü iktidar, Türkiye’yi ucuz işgücü cenneti yapmaya, patronlar sınıfının kârını büyütmeye, yağmaya odaklanmış durumda. İşçi ve emekçileri yoksulluğa sürükleyen politikalar izliyor, yarattığı ekonomik yıkımın bedelini de yine işçi ve emekçilere ödetiyor.
1 yıl önce‘Madenci dediğin Ya ölümde ya da grevde akla
İşte bu şartlarda geceleri -5 dereceyi bulan soğukta, tozlukları, baretleri, eldivenleri ve kafa fenerleri ile varlık satışına karşı mücadele ediyor Çayırhan'daki madenciler. "Direnmekten başka şansımız mı var? Özeli de gördük devleti de. Özel firmanın işçiye da faydası yok memlekete de. Devletin olsun herkes kazansın işte" diye başlıyor madencilerden Seyfi* bu süreci anlatırken.
1 yıl önce


Yargıtay'da kaybolan dosya ile Gürsel Tekin'in alakası var?