Bugun...



Barış bildirisinin ikinci yıldönümü: “Sözümüzün arkasındayız”

Barış akademisyenleri, “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini kamuoyuna sunmalarının ikinci yıldönümünde Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaparak “Barış istemek suç değildir” dedi

facebook-paylas
Tarih: 11-01-2018 14:18

Barış bildirisinin ikinci yıldönümü: “Sözümüzün arkasındayız”

Barış bildirisinin ikinci yıldönümü:

“Sözümüzün arkasındayız”

Barış akademisyenleri, “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini kamuoyuna sunmalarının ikinci yıldönümünde Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaparak “Barış istemek suç değildir” dedi

“Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı imza metninin kamuoyuna sunulmasının ikinci yıldönümünde adliye önünde açıklama yapan Barış Akademisyenleri, bilim insanlarının hakikati dile getirmek zorunda olduklarını hatırlatarak sözlerinin arkasında olduklarını belirtti. Akademisyenler, “Barış istemek suç değildir. Barış talebi yargılanamaz” dedi.

Bundan tam iki yıl önce bölgedeki sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan hak ihlallerinin ve çatışmalı sürecin sona ermesi için 1123 akademisyen “Bu suça ortak olmayacağız başlıklı barış bildirisini imzalayarak kamuoyuyla paylaşmıştı. Barış bildirisinin imzalanmasının ikinci yıldönümünde Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde bir araya gelen Barış Akademisyenleri, basın açıklaması yaptı. Açıklamada, imzalanan barış metni ve “Talebimizde ısrarcıyız! Bu suça ortak olmayacağız” pankartları açıldı.

“Akademi yargılanıyor”

KHK ile ihraç edilen akademisyen Özgür Müftüoğlu, bildirinin kamuoyuyla paylaşılmasının ardından tehdit edildiklerini, birçok akademisyenin gözaltına alındığını, bir kısmının tutuklandığını ve büyük çoğunluğunun ihraç edildiğini hatırlattı.

En son olarak “Örgüt propagandası” suçlamasıyla ağır ceza mahkemelerinde yargılandıklarını anımsatan Müftüoğlu sözlerine şöyle devam etti:

Bildiriyi imzalamamızdaki temel amaç, barışı istemek, çocuklar ölmesin demekti. Akademisyen ve yurttaş olarak barış hakkını savunmanın görevimiz olduğunu söylemiştik. Metnin sonuna kadar arkadındayız, suç işlemedik, sadece barışı talep ettik. Biz yargılanmıyoruz, akademi yargılanıyor. Akademiden uzaklaştırılan akademisyenler olarak duruşma salonlarını kürsü haline getirip buralarda da sözümüzü söylemeye devam edecek.

“Barış istemek suç değildir”

Müftüoğlu’nun konuşmasının ardından akademisyenler Ayşe Erzan, Fadime Gök ve Zelal Ekinci basın açıklamasını okudu. İmza metninin ikinci yıl dönümünde İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde iki akademisyenin hakim karşısına çıkacağının belirtildiği açıklamada, 2 yıllık süreçte 500’e yakın imzacı akademisyenin ihraç edildiği, 15 Mart 2016’da tutuklanan 4 akademisyenin 22 Nisan’a kadar tutuklu kaldıkları, 25 Şubat 2017’de Çukurova Üniversitesi’ndeki görevi sonlandırılan Akademisyen Mehmet Fatih Tıraş’ın intihar ettiği hatırlatıldı.

Akademisyenler, maruz bırakıldıkları hukuksuzluklara 5 Aralık’tan beri “terör propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanmalarının da eklendiğini belirterek şunları söyledi:

Baskıya, zulme ve adaletsizliğe karşı barış sözümüzde ısrarcı olduk. Bugün tam iki yıl sonra sözümüzün arkasındayız diyoruz. Bir kez daha bilim insanları hakikati dile getirmek zorundadır diyoruz. Barış istemek suç değildir. Barış talebi yargılanamaz diyoruz.

Akademisyenler, yapılan açıklamanın ardından duruşmaları izlemek için adliyeye girdi.

İki akademisyenin davası 26 Haziran’da devam edecek

  1. ACM’de barış bildirisi imzacısı Kadir Has Üniversitesinden Dr. Ceren Lord ve Dr. Çiğdem Bozdağ Bucak’ın davalarının ilk duruşmaları görüldü. 35. Ağır Ceza Mahkemesinde ilk duruşma 11.30’da başladı. Dr. Ceren Lord yurt dışında olduğu için duruşmaya katılamadı. Avukatı Emine Durmuş esasa ilişkin derhal beraat talebini sunarak “Müvekkilime isnat edilen suçlar oluşmamıştır. Düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanan müvekkilimin derhal beraatini talep ediyorum” dedi. Esasa ilişkin itirazı ciddiye alınmadığı takdirde usule ilişkin yargılamanın TCK madde 301’den devam etmesini istedi. Mahkeme heyeti, Lord’un savunmasının alınması için avukatının belirttiği yurt dışı adresine Adalet Bakanlığı aracılığıyla talimat yazılmasına, 301’den yargılama yapılması ve derhal beraate yargılamanın şu aşamasında yer olmadığına karar verdi. Bir sonraki duruşma 26 Haziran 09.30’da görülecek.

İkinci duruşma Dr. Çiğdem Bozdağ Bucak’ın kimlik tespitiyle 11.45’te başladı. Avukat Melike Polat derhal beraat talebinde bulundu. Mahkeme heyeti talepleri reddetti, Bucak’ın savunmasını hazırlamak üzere ek süre talebini kabul ederek duruşmayı 26 Haziran’a erteledi.




Kaynak: sendika.org

Editör: yeniden ATILIM

Bu haber 1573 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Akademik Haberleri

YAZARLAR
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI