Savaşa Karşı Koordinasyon:

Ölümü değil yaşamı savunuyoruz

Afrin operasyonuna  tepkiler  devam ediyor!

Siyasi partiler, sendikalar ile Alevi ve kadın örgütlerinin bir araya gelerek oluşturdukları Savaşa Karşı Koordinasyon 'savaşa hayır' dedi.

Afrin operasyonunun ardından siyasi partiler, sendikalar, Alevi ve kadın örgütlerinin bir araya gelerek oluşturdukları Savaşa Karşı Koordinasyon, Makina Mühendisleri Odasında gerçekleştirdikleri basın açıklamasında, barış istemenin suç değil hak olduğunu hatırlatarak “savaşa hayır” dedi. 

Afrin operasyonuna ve savaşa karşı barıştan yana kesimlerin bir araya gelerek oluşturdukları Savaşa Karşı Koordinasyon, Beyoğlu’daki Makina Mühendisleri Odasında basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya, HDP Milletvekili Garo Paylan, HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, EMEP MYK Üyesi Levent Tüzel,  Prof. Dr. Gençay Gürsoy, KHK ile ihraç edilen Akademisyen Özgür Müftüoğlu gibi isimlerin de aralarında olduğu çok sayıda kişi ve kurum temsilcisi katıldı. 

‘ÖLÜMÜ DEĞİL YAŞAMI SAVUNUYORUZ’

Savaşa Karşı Koordinasyon adına basın açıklamasını yapan Nesteren Davutoğlu Fransız bir yazarın “Tüm savaşlar iç savaştır çünkü tüm insanlar kardeştir“ sözüyle konuşmasına başladı. 

Afrin operasyonunun seçim hesaplarının ve başkanlık tahkiminin payandası yapıldığına işaret eden Davutoğlu “Savaş bilgisayar oyunu değildir. Savaş televizyonlarda ölümü kutsayanların iştahla harita üzerinde ‘Şuradan gireriz buradan gireriz’ diye anlattıkları bir oyun hiç değildir. Savaş gerçek, ürettiği düşmanlık da gerçek. Sessizlik yanıltmasın hiçbirimizi. Barış istemenin, çocuklar ölmesin demenin cezalandırıldığını biliyoruz. Ölüm sessizliği istenen” ifadelerini kullandı. 

Ortadoğu’da vekalet savaşlarının cehenneminde “ölme/öldürme” ifadelerinin tarihsel birsorumluluk olduğuna dikkat çeken Davutoğlu “Halkları birbirine düşman kılmak suçtur. İnsanlığın yarattığı değerler, barışı savunmayı görev kılıyor. Bugün barışı isteyenler ‘suçlu’ ilan ediliyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Ölüm sessizliği istenen..” dedi

Ülkede ve bölgede savaş değil sulh sükun istediklerini vurgulayan Nesteren Davutoğlu “Savaş taraftarlığının gürültüsünde gerçeklerin örtülmesine rızamız yok. Ölümleri konuşamıyoruz, gazetecilik ölüyor, çocuklara yönelik cinsel istismarları tartışamıyoruz, işçilerin grevlerini duyamıyoruz. Ölüm sessizliği istenen…” dedi. Nesteren Davutoğlu “Yeni bir yaşamı var etmenin toplumları güçlendirdiğine inanıyoruz. Barışı istemek bir haktır. Ölümü değil yaşamı savunuyoruz” açıklaması yaptı.

OPERASYONA SON VERİLMELİ

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, Afrin operasyonunun iddia edildiği gibi emperyalizm karşıtı olmadığını savundu. Bölgedeki çatışmacı ve rekabetçi politikaların ortağı olmanın Ortadoğu coğrafyasındaki savaş yangınına benzin taşımak anlamına geldiğini ifade eden Gürkan, “Bu savaşçı politikalar ülkenin düzenini ve bütünlüğünü sağlamayacağı gibi tam tersine halklar arası bölünmelere, duygu birliğinin zayıflamasına neden olacaktır. İnsanlık gereği olarak hükümetin bu kararını eleştiriyor ve askeri birlikleri sınır içine döndürmeye çağırıyoruz. Operasyona son verilmeli hak ve özgürlükleri temel alan bir yönetim esas alınmalı” ifadelerini kullandı.

Yeşil Sol Partisi Eş Sözcüsü Naci Sönmez, "Savaş batağında barışı konuşamadığımız günlerden geçiyoruz” derken, HDK Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, Afrin’in 550 bin nüfusa sahip olduğunu belirtti ve şöyle konuştu:

"Suriye iç savaşından sonra bölge nüfusu 1 buçuk milyona ulaştı. Göçmenlerin büyük bir kısmı orada, önceki yaşamları da dikkate alınarak bölgeye yerleştirildi. Bir üniversite kuruldu, iki hastane faal çalışıyor, onlarca okul var, Evet, şimdi siz bu kurulu düzeni bombalıyorsunuz. Orası bir İncirlik üssü, bir askeri üs değil. Afrin’e yönelik saldırılara bu özellikleri dikkate alarak karşı durmamız gerekiyor” 

HDP Milletvekili Garo Paylan, “Sonuna kadar savaş diyenler suç işliyorlar. Savaşa evet demek suçtur. Savaş yapanların yanında durmak suçtur. Bu suça ortak olmayın hep beraber hayır diyelim” dedi. 

FETİH SURESİ SİLAHLAR SUSTUĞUNDA OKUNUR

Antikapitalist Müslümanlar adına konuşan İhsan Eliaçık ise hükümetin “fetihçiliğin” anlamını yanlış yorumladığını kaydetti. Kur’an-ı Kerim’de fetihçiliğin savaş ilan etmek, ganimet ele geçirmek değil silah bırakmak anlamına geldiğini aktardı. Eliaçık, “Kur’anı Kerim’de Fetih suresi vardır. Fetih barışa giden açılımdır bu surede. Fetih suresi silahlar konuştuğunda değil sustuğunda okunur. Asıl amacı barış olan dinin savaşçı ideolojilerde kullanılmasını reddediyoruz” açıklaması yaptı.

Diyalog Grubu adına söz alan Hüsnü Okçuoğlu, savaş kolay, barışın zor ve çıkarsız olduğunu söyledi. Alevi Bektaşi Derneği MYK Üyesi Mustafa Can, sokağa çıkıp barışın sesini yükseltme çağrısı yaptı. KESK Dönem Sözcüsü Mesut Büke, savaşın karşısında durmaya devam edeceklerini tekrarladı.